Man Mo Tapınağı ve Cat Street – Hong Kong
Hong Kong’da ilk günümüzde gezmeye Man Mo tapınağı’ndan başlayalım dedik. Nitekim otelden çıkar çıkmaz pişman olduk. Ben hayatımda böyle nemli bir havayı başka bir yerde görmedim. Duş alıp çıksanız bile otelden, içinizden 5’e kadar sayana dek, yapış yapış oluyorsunuz. Öyle ki nefes almayı bile güçleştiren bir nem var havada. Bu nedenle özellikle bizim gibi ilkime alışık olmayanlar, 100 metre yürüyüp bir mağazaya girip biraz serinleyip yeniden yürümeye devam ediyorlar. Biz de aynen öyle yaptık 🙂
Man Mo Tapınağı ve Cat Street – Hong Kong
Man Mo Tapınağı, Edebiyat Tanrısı Man Tai ile savaş Tanrısı Mo Tai adına yapılmış. Ming ve Qing hanedanları zamanından beri süregelen bu iki Tanrıya adanmış Man Mo Tapınağı, aynı zamanda Hong Kong’un en eski tapınağı. Bu tapınağa gelenler genel olarak akademik başarı ve eğitimle ilgili konular için dua ediyorlar.
Tapınak 1848 yılında Hong Kong henüz İngiliz kolonisiyken Taoistler tarafından yapılmış. Sabah 8 akşam 6 arası açık olan tapınağın binası aynı zamanda 1. dereceden tarihi eser kapsamında imiş. İçerideki yoğun tütsü dumanından ötürü uzun süre içeride kalmak mümkün değil fakat tütsü yakmadan da çıkmadım tabii 🙂
Tapınak olması nedeniyle içeride insanları rahatsız etmemek adına çok uzun videolar çekemedim. Size atmosferi hissettirebilmek için çektiğim mini minnacık videoyu aşağıda izleyebilirsiniz:
Man Mo tapınağından çıkıp bir alt sokağa girince Hong Kong’un bit pazarı ve antikacı sokağı olan Cat Street’e gelmiş oluyorsunuz. Yerel halk bu sokağa Upper Lascar da diyor. Biz gezmekten yorulup biraz dinlenmek isteyince bu antikacılar sokağındaki şirin mi şirin bir kafeyi gözümüze kestirdik. Kafe ismini tabiki tapınaktan almış.
Man Mo kafenin sahibi İsviçre’li, çalışanlardan biri Fransız biri ise Hong Kong’lu. Çin mutfağıyla pek aramız olmadığı için bu kafe bizim için kurtarıcı oldu. Bazı Çin yemeklerini batı mutfağına göre uyarlamışlar. Çalışanlar çok yardımsever ve ilgililer. Kafenin sahibi biz, yiyecek önerisinde bulunmasını isteyince Burgerbun’ı denemenizi isterim dedi. Siparişimizi verdik ve yemeklerimizi beklerken kafenin göz alıcı servislerine daldık 🙂
Ben burgerbun sipariş ettim, Ceyhun ise deniz mahsüllü sigara böreği gibi bir şey 🙂 Benim burgerlerim sıcacık geldi ve mis gibi kokuyordu. Ceyhun zaten pek deniz mahsülleriyle de arası olmadığı için sevmedi. Benim burgerleri ikimiz yedik artık 🙂
Öncelikle Hong Kong’a yolunuz düşerse mutlaka Man Mo tapınağını ardından da Cat Street’i görün. Cat street’de pazarlıktan yorulunca da bu kafeye oturup soluklanın. Çalışanları inanılmaz cana yakın ve yardımseverler. Dinlenirken telefonlarınızı şarj edebilir, kafeye ait free wifi hizmetini kullanabilirsiniz. Cat Street’de neler var derseniz aşağıdaki video da sizin için:
11 comments
Çin en çok gitmek istediğim ülkelerden birincisi,hong kong özellikle kültürel ve mimari olarak çok güzel bir şehir diye duydum.Bu tapınağıda az önce inceledim dekoraysonu vs,inanılmaz derecede çok güzel diyebilirim.Yazı içinde teşekkür ediyorum.Siteniz çok güzel..
aslında bu hava yurdumuzun her yerinde hakim, akçayda bile şuan dışarı çıkar çıkmaz yapış yapış olmak mümkün 🙂 ancak incelemeniz o ortamı canlandırmamda yardımcı oldu, ayrıca yemek kültürleri ve farklı etkinliklerini çok sevdim, dünyanın bir başka şehrini daha gezmiş oldum sayenizde 🙂
yazılarını okudukça kıskanıyorum vallahi, iyi geziyorsunuz maşallah. Sanırım gezdiğim gezi günlükleri ve bu türevdeki blog türlerinde bu kadar bizzat gezip deneyim ile aktaran birisi daha yok. Genelde 3-4 yere gidip bir heves blok açanlar sonrasında forum sitelerinden kulaktan duyma bilgileri derliyorlar. Siz hepsini bizzat deneyip tecrübe etmiş ve bunu aktarıyorsunuz helal olsun 🙂
aynen öyle geçen bir vize için araştırma yapayım dedim google’da ara ara aynı bilgiler adam hayatında vize almayı bırak pasaport sahibi değil, blog açmış bize nasıl vize alınacağını anlatıyor tabi tarihi geçmiş bilgiler ve kulaktan duyma internet derlemeleri ile. Bu sitede gördüğüm olay net olarak şu, tecrübe edilmiş ve alternatifler de çoğu zaman görülmüş beğenilmiş ya da beğenilmemiş 🙂
Her bakımdan ilginç bir kültürleri var. Baharatlı ilginç yiyecekler, mum ve ilginç avizelerden oluşan aydınlatma aletleri Hong Hong’un bir diğer ilginç özelliğidir. Tabi ki Hong Hong’a gidersem ilk işim tapınakları gezmek olacaktır.
aynen sana katılıyorum kültürleri oldum olası ilgimi çekmiştir ve yedikler içtikleri denenebilir derecede olanları denemek isterim, Hong Kong’a gitmek şu süreçte bana hayal gibi gelse de bunlar oraya bir gün gidersem yapacaklarım tabi gidene kadar olan zaman zarfına kadar kim bilir daha neler vardır, gitmeden öğrenip listeye ekleyeceğimiz bilinmez…
bize ilginç gelen o kültürü gerçekten yakından görmek ve tanımak büyük bir deneyim olsa gerek. Ben bu şekilde buraları görmek ve gezmek isterim ama iş yoğunluğu nedeniyle değil gitmek internet tüzerinden bile bilgi edinme amaçlı surf yapamıyorum.
Man Mo tapınagi gerçekten çok güzel dizayn edilmiş. İşlemeleri felan on numara hatta ölmeden önce görülmesi gereken yerler. Keşke imkanım olsa da dünya turu yapabilsem.
Gerçekten hayatımın rüyası topraklar oralara china honkong hep gitmek istemişimdir o tapınakların eşsiz güzelliği çin seddi umarım gitmek nasip olur, fakat oradaki nem oranının bu denli kötü seviyelerde rahatsız edici olduğunu bilmiyodum:/
bu nem her daim böyle mi acaba? nefret ederim hele o nemden yapışan tişört ve nefes alma zorluğu vs.. umarım bu mevsimden ötürü böyledir…
siz kaç gün kaldınız ve genel anlamda beğendiniz mi? Ben düşünüyorum ama bir çok arkadaşım Hong Kong yerine daha farklı yerleri öncelikli olarak gidip görmen daha iyi olur, çok da anlatıldığı kadar değil diyorlar. Sizden de fikir almak isterim…
Tabiki nem oranı mevsimine göre değişir. Hong Kong bence güzel ve görülmesi gereken bir yer. Fakat önce yakınlardan, Avrupa’dan başlarım ben derseniz de anlamsız olmaz. Bütçenize bağlı bu tip durumlar.